15 Temmuz’un kırılma anı… 13 dakikada karşılık! 4 yayına bağlandı

• HABER7

Türkiye tarihine direniş ve kahramanlık destanı olarak geçen 15 Temmuz darbe teşebbüsü gecesi ruhsal harp alanında kritik bir gayret verildi.

TRT’Yİ ELE GEÇİRİP KORSAN BİLDİRİ YAYINLADILAR

Toplumu yönlendirmek için medyayı kullanmak isteyen hain darbeciler, devlete ilişkin TRT’yi işgal etti. Saat 00:13’te TRT1’de korsan bildiri okutuldu.

O esnada yayında olan devrin TRT spikeri Tijen Karaş’a okutulan korsan bildiri tekraren tekrarlandı.

“Yurtta Sulh Konseyi” cuntasının Türk Silahlı Kuvvetleri ismine okuttuğu korsan bildiri 5 buçuk dakika sürdü.

Korsan bildiride seçilmiş hükümete el çektirildiği, Lider Erdoğan ve hükümet yetkililerinin “Gaflet, dalalet ve hıyanetle” itham edildiği, sık sık laiklik ve Atatürk vurgularının yapıldığı, NATO’ya alenen bağlılık bildirisi verildi.

ERDOĞAN 13 DAKİKA SONRA EKRANLARA ÇIKTI

Bunun üzerine yasal kuvvetler süratle harekete geçti.

TÜRKSAT, darbecilerin işgal ederek algı üssüne dönüştürmeye çalıştığı TRT’nin yayınını kesti.

Ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan canlı yayınlara bağlanmaya başladı.

İlk olarak gazetecilere yaptığı basın açıklaması karartılan ve yayına verilmesi engellenen Lider Erdoğan, teknolojinin imkanlarından faydalanarak ekrana çıktı ve millete umut, cüret ve kararlılık aşılayan tarihi konuşmasını yaptı.

Darbecilerin TRT’deki korsan bildirisinden 13 dakika sonra saat 00:26’da Lider Erdoğan evvel CNN Türk ekranlarına bağlandı. Program sunucusu Hande Fırat’ın ‘Facetime’ uygulaması üzerinden görüntü konferansla yayına bağlanan Lider Erdoğan’ın manzarasını ekrana verdi.

Ardından Erdoğan sırasıyla A Haber, NTV ve TGRT Haber canlı yayınında, tıpkı halde ‘Facetime’ uygulaması üzerinden konuştu.

BAŞKOMUTAN BUYRUĞU VERDİ

FETÖ’cü hainlerin askerî kalkışmasına reaksiyon gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, halkı meydanlara davet etti. Erdoğan, “Millî iradeye yönelik bu ayaklanma hareketine karşı natürel ki hukuk, maddelerimiz, anayasamız neyi gerektiriyorsa bunun bir kez karşılığını bu yapı ister Silahlı Kuvvetler içinde olsun, bir küme azınlık da olsa ister öteki kurumlarımızın içerisinde olsun, gereken yanıtı alacaklardır.” dedi.

Başkan Erdoğan şunları söyledi:

“Bugünkü bu gelişme sahiden Silahlı Kuvvetlerimizin içerisindeki bir azınlığın ne yazık ki kalkışma hareketidir ve bu malum yapıya ilişkin, paralel yapılanmanın teşvik ettiği, üst akıl olarak onların kullandığı bir harekettir. Ülkemizin birliği, beraberliği, bütünlüğüne yönelik bu harekete karşı inanıyorum ki milletçe vereceğimiz hoş bir karşılıkla bunlar gerekli olan cezayı alacaklardır.

Şu anda bu milletin imkanlarıyla ortaya konmuş olan tankı, topu, uçağını, helikopterini kullanarak milletin üzerine gelmenin bedelini bunlar çok ağır ödeyeceklerdir. Bu bahiste gerek Cumhurbaşkanı olarak gerek Başbakanımız, hükümetimiz olarak bizler atılması gereken adımlar neyse dik durmak suretiyle bu adımı atacağız. Bunun bedelini asla bizler farklı bir biçimde yorumlayamayız ve meydanı da onlara bırakamayız. Yapmış oldukları işgali de çok kısa müddette ortadan kaldıracağımıza inanıyorum. Kararlı bir formda bu işin üzerine gideceğimizi bilhassa bildirmek istiyorum ve bu bahiste bu kararlılığımızı kimsenin test etmeye de gücü yetmeyecektir.

Bu ortada milletime de bir davet yapıyorum, o da şudur, milletimizi vilayetlerimizin meydanlarına davet ediyorum. Havalimanlarına davet ediyorum ve milletçe meydanlarda, havalimanında toplanalım ve bunların o azınlık kümesi, tanklarıyla, toplarıyla gelsinler ne yapacaklarsa halka orada yapsınlar. Halkın gücünün üstünde bir güç ben tanımadım bugüne kadar. Ben de Cumhurbaşkanı olarak meydana geliyorum. Muhakkak bunun bedelini yargı önünde çok ağır ödeyeceklerdir ve bunu şu anda demokrasiye inanların işini de kolaylaştıracaktır lakin onları da bunun bedelini çok ağır ödettirecektir.”

VATAN NÖBETİNDE 253 ŞEHİT

Başkan Erdoğan’ın darbeyi önlemek için vatandaşları meydanlara davet etmesi üzerine hain cuntacılara karşı alanda fiili direniş başladı.

Vatanı darbecilerden kurtarmak için bir gecede 253 şehit verildi. Darbeciler ayrıyeten 2 bin 735 vatandaşı yaralayarak sakat bıraktı.

İHANETİN SATIRLARI TRT işgal edilerek okutulan korsan bildiride ise şu sözler yer almıştı: “Türkiye cumhuriyetinin pahalı vatandaşları, Sistematik bir biçimde sürdürülen anayasa ve kanun ihlalleri; devletin temel nitelikleri ve hayati kurumlarının varlığı açısından kıymetli bir tehdit haline gelmiş, Türk Silahlı Kuvvetleri dahil olmak üzere devletin tüm kurumları ideolojik saiklerle dizayn edilmeye başlanmış ve münasebetiyle vazifelerini yapamaz hale getirilmiştir. Gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içerisinde olan cumhurbaşkanı ve hükümet yetkilileri tarafından; temel hak ve hürriyetler zedelenmiş, kuvvetler ayrılığına dayalı, laik ve demokratik hukuk sistemi fiilen ortadan kaldırılmıştır. Devletimiz; milletlerarası ortamda hak ettiği prestijini yitirmiş ve üniversal temel insan haklarının göz arkası edildiği, dehşete dayalı otokrasi ile yönetilen bir ülke haline getirilmiştir. Siyasi yönetimin aldığı yanlışlı kararlarla gayretten geri durduğu terör tırmanarak birçok günahsız vatandaşımızın ve teröristle gayret eden güvenlik görevlilerimizin hayatına mal olmuştur. Bürokrasi içerisindeki yolsuzluk ve hırsızlık önemli boyutlara ulaşmış, ülke sathında bununla gayret edecek hukuk sistemi işlemez hale getirilmiştir. Bu ahval ve şerait altında, aziz Atatürk’ün önderliğinde milletimizin fevkalâde fedakarlıklarla kurduğu ve bugünlere getirdiği cumhuriyetimizin koruyucusu olan Türk Silahlı Kuvvetleri, “yurtta sulh, cihanda sulh” unsurundan hareketle; Bu ahval ve şerait altında, ulu Atatürk’ün önderliğinde milletimizin fevkalâde fedakarlıklarla kurduğu ve bugünlere getirdiği cumhuriyetimizin koruyucusu olan Türk Silahlı Kuvvetleri, “yurtta sulh, cihanda sulh” prensibinden hareketle; Vatanın ayrılamaz bütünlüğünü, milletin ve devletin bekasını devam ettirmek, Cumhuriyetimizin kazanımlarının karşı karşıya kaldığı tehlikeleri bertaraf etmek, Hukuk devleti önündeki fiili pürüzleri ortadan kaldırmak, Ulusal güvenlik tehdidi haline gelmiş olan yolsuzluğu engellemek, Terörizm ve terörün her türlüsü ile faal gayret yolunu açmak, Temel kozmik insan haklarını, mezhep ve etnisite ayrımı gözetmeksizin tüm vatandaşlarımız için geçerli kılmak, Laik, demokratik, toplumsal ve hukuk devleti prensibi üzerine oturan anayasal tertibi yine tesis etmek, Devletimizin ve milletimizin kaybedilen memleketler arası prestijini yine kazanmak, Milletlerarası ortamda barış, istikrar ve huzurun temini için daha güçlü bir ilgi ve işbirliğini tesis etmek niyetiyle idareye el koymuştur. Devletin idaresi teşkil edilen yurtta sulh kurulu tarafından deruhte edilecektir. Yurtta sulh kurulu BM-NATO ve öteki tüm memleketler arası kuruluşlarla oluşturulmuş yükümlülükleri yerine getirecek her türlü önlemi almıştır. Meşruiyetini kaybetmiş siyasi iktidara vazifeden el çektirilmiştir. Vatana ihanet içerisinde bulunan tüm kişi ve kuruluşların en kısa vakitte ulusumuz ismine hakkaniyet ve adaletle karar vermeye yetkili mahkemeler önünde hesap vermesi temin edilecektir. Tüm yurtta sıkıyönetim ilan edilmiştir. İkinci bir duyuruya kadar sokağa çıkma yasağı uygulanacaktır. Vatandaşlarımızın kendi güvenlikleri için bu yasağa hassasiyetle uymaları kıymet arz etmektedir. Havaalanları, hudut kapıları ve limanlardan yurt dışına çıkışlara yönelik ek önlemler getirilmiştir. Devlet tertibinin en kısa vakitte tesis ve idamesi için her türlü önlem alınmış ve uygulanmaktadır. Hiçbir vatandaşımızın ziyan görmesine müsaade edilmeyecek, kamu tertibinin bozulmasına fırsat verilmeyecektir. Hiçbir ayrım yapılmaksızın tüm vatandaşlarımızın tabir özgürlüğü, mülkiyet hakki, üniversal temel hak ve hürriyeti yurtta sulh kurulunun teminatı altındadır. Yurtta sulh kurulu üniter devlet yapısı içinde lisan, din, etnik köken ayrımı yapmaksızın toplumun tüm kesitlerini kapsayacak bir anayasa hazırlanmasını en kısa vakitte sağlayacaktır. Çağdaş, demokratik, toplumsal, laik hukuk prensiplerine dayalı anayasal sistem tesis edilene kadar yurtta sulh kurulu ulusumuz ismine her türlü önlemi alacaktır.”