İngiltere’de tencere ve tavalarla İsrail protestosu

İngiltere’de, “Filistin Dayanışma Kampanyasının (PSC)” davetiyle Başbakanlık Ofisi 10 Numara’nın bulunduğu Downing Sokağı girişinde düzenlenen şova binlerce kişi katıldı.

Eylemciler, tencere ve tavalara vurarak, yardım girişine müsaade vermeyip Gazze halkını açlığa mahkum eden İsrail’i ve bu ülkeye silah satmayı sürdüren İngiltere’yi protesto etti.

İngiltere’nin Filistin devletini tanımamasına da reaksiyon gösterilen harekete, iktidardaki Emekçi Partisinin bir önceki lideri Jeremy Corbyn ile The Crown dizisi ve Uçurtma Avcısı sinemasının oyuncusu Khalid Abdalla da katıldı.

PSC’nin aksiyonu öncesinde Downing Sokağı’nın yanındaki Kral Charles Sokağı’nda da “İşgal Zıddı İngiliz Musevileri Platformu (Na’amod)”, İsrail’e yaptırım davetiyle hareket düzenledi. Protestocular, İngiltere Dışişleri Bakanlığının bulunduğu Kral Charles Sokağı’nda tencere ve tavalara vurarak İngiltere’nin Filistin siyasetini eleştirdi.

İki küme da ellerindeki tencere ve tavaları Downing Sokağı girişine bıraktı.

“RAF, İSRAİL SOYKIRIMINI ENGELLEMEK İÇİN UÇARSA YASAL OLUR”

Eylemcilere seslenen PSC Başkanı Ben Jamal, bugün İngiltere’deki 15 kentte emsal hareketlerin yapıldığını söyledi.

Jamal, Gazze’de yaşayanların açlığa zorlandığını belirterek, “Gazze halkının ulaşabileceği aralıkta yeteri kadar besin var. Onlara on yıllardır baskı yapan, ‘Nehirden denize tek bir millet’ diyen, Filistinlilerin hiçbir hakkı olmadığını söyleyen ideoloji yüzünden onlara verilmiyor.” diye konuştu.

İngiltere hükümetini, Gazze’deki soykırımın etkin iştirakçisi olmakla suçlayan Jamal, “Dışişleri Bakanı David Lammy, her gün Gazze üzerinde uçan Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAF) uçaklarının İsrail ordusuna bilgi verdiğini yalanladı. Neden ve nasıl hala Gazze üzerinde uçuyorlar? Bu uçakların Gazze üzerinde uçması lakin Filistinlilere yardım götürürse ve İsrail ordusunun soykırımını engellerse ahlaki olarak yasaldır.” dedi.

“BİRLEŞMİŞ MİLLETLER HİÇBİR GÜCE SAHİP DEĞİL”

Clive isimli aksiyoncu, İsrail’in ayrım gözetmeksizin ataklar gerçekleştirdiğini söz etti.

İngiltere ve Batı hükümetlerinin adım atmamasına reaksiyon gösteren Clive, “Gazze’nin ‘İsrail cennetine’ dönüşeceği hayali kapsamında harekete geçildiği görülüyor.” sözünü kullandı.

İsrail’in Gazze’de yardım dağıtımı sırasında Filistinlileri öldürdüğüne dikkati çeken Clive, “Uluslararası Ceza Mahkemesi ve tarafsız kurumlar, bunun bir soykırım olduğunu, savaş kabahati işlendiğini söyledi. Lakin kimse bir adım atmıyor. Birleşmiş Milletler hiçbir güce sahip değil. Statüko devam ediyor. İsrail öldürmeye devam ediyor. Yalnızca Hamas savaşçılarını değil ayrım gözetmeden her yaştan suçsuz çocuk, bayan ve erkekleri öldürüyor. Kimse durdurmuyor. Yapmaya devam ediyorlar. Bu vahim.” diye konuştu.

Paul isimli hareketçi de Gazze’nin bombalanması, çocukların öldürülmesi ve insanların açlığa mahkum edilmesi haberlerinin kendisini derinden etkilediğini lisana getirdi.

“Her şey 7 Ekim’de başlamadı.” diyen Paul, İsrail’in Filistinlilere on yıllardır baskı yaptığını vurguladı. Paul, “Batı Şeria’da beşerler meskenlerinden çıkarıldı, akına uğradı, kışkırtıldı. Gazze’de yaklaşık 20 yıldır abluka altında yaşıyorlar. İsrail, Gazze’ye giren ve oradan çıkan her şeyi denetim ediyor. Beşerler Gazze’den çıkamıyor, balıkçılar balık tutmaya gidemiyor.” dedi.

Paul, İsrailli bakanların açıkça etnik paklık ve soykırımdan kelam ettiğini belirterek, “Filistinli mahkumlara azap yapmanın olağan olduğunu utanmadan söylüyorlar.” diye konuştu.