Rotasını savunmaya çevirdi! Dünyaca ünlü otomobil devi silah üretecek!

Alman otomotiv devi Porsche, ABD’nin yüksek ithalat vergileri nedeniyle global pazarda yaşadığı düşüncelere karşı strateji değiştirdi.

Porsche AG ve Volkswagen AG’nin sahipleri, Avrupa’daki askeri harcamalardaki artıştan yararlanmak umuduyla savunma sanayi yatırımları yapmak üzere bir fon kuruyor.

Yönetim Kurulu Lideri Hans Dieter Pötsch, “Amacımız, mobilite ve endüstriyel teknolojiye odaklanmaya devam ederken savunma ve savunma ile ilgili dallardaki varlığımızı artırmak,” dedi. 

Porsche, Volkswagen ve Porsche AG’deki paylarını elinde tutmaya devam edecek fakat sermayesini savunma sanayine yönlendirecek teşebbüslere aktaracak.

TİCARET GERGİNLİĞİ OTOMOTİVİ YENİ ALANLARA YÖNELTTİ

• ABD’nin AB menşeli arabalara uyguladığı gümrük vergisi, yeni ticaret muahedesiyle %25’ten %15’e düşse de, hâlâ Trump devri öncesindeki %2,5 düzeyinin epey üzerinde bulunuyor.
   
• Bu durum bilhassa Alman otomotiv üreticilerini savunma endüstrisini stratejik büyüme alanı olarak değerlendirmeye itti.
   

PORSCHE’DEN STRATEJİK YATIRIM HAMLESİ

Porsche SE, geçmişte yatırımlarında askeri ve sivil kullanım şartı ararken bu kriteri büsbütün kaldırdı.

Yeni strateji kapsamında uydu nezareti, ileri sensör teknolojileri, siber güvenlik tahlilleri, lojistik ağlar ve kritik tedarik altyapıları şirketin öncelikli yatırım alanları ortasında yer alacak.

ALMANYA’NIN DEV SAVUNMA BÜTÇESİ TESİRLİ OLDU

Mart ayında Alman parlamentosunun onayladığı 500 milyar euroluk altyapı fonu ve savunma harcamalarındaki artış, Avrupa’daki savunma ve inşaat şirketlerinin paylarında önemli yükselişe yol açtı.

Yaşanan gelişme yatırımcıların Avrupa iktisadına yönelik optimist beklentilerini güçlendirdi.

PORSCHE’NİN GELECEK PLANLARI

Porsche SE, mart ayında uzun vadeli yatırım amacı olarak savunma ve altyapı dallarını işaret etmiş, yeni fonla birlikte savunma alanındaki direkt yatırım fırsatlarını yakından izlemeye başladığını duyurmuştu.

Şirketin bu adımı, otomotivden savunma sanayine yönelen stratejik bir atılım olarak yorumlanıyor.