Muhammed Sarı: ‘Kızlarımızın eğitimi ideolojiye kurban edilemez’

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, “Kız çocuklarını okula göndermeyen ailelerin en baştaki argümanı, çocuğumu erkeklerle birebir okula göndermek istemiyorum, oluyor. O vakit veliyi ikna etmek için biz, kız okulları da açabilmeliyiz.” sözleri malum çevreler tarafından amaca alındı.

SARI’DAN REAKSİYON: “AMA BAKIYORUZ, SAOL SENDİKALAR, KİMİ DERNEKLER, CHP’NİN SÖZCÜLERİ ÇABUCAK HÜCUMA GEÇİYOR”

Uluslararası Vuslat Platformu Lider Yardımcısı Muhammed Sarı, Bakan Tekin’e yönelik olumsuz yorumlara reaksiyon gösterdi. Sarı, “Günlerdir bir fırtına koparılıyor. Bakanımız Yusuf Tekin’e saldırıyorlar! Neymiş? “Kız okulu açılabilir” demiş. Evet dedi! Zira birtakım aileler, kızlarını karma eğitime göndermekte tereddüt ediyor. Bakanımız da dedi ki: “Kızlarımızı eğitimsiz bırakmayalım, gerekirse kız okulu da açarız!” Pekala emeli ne? Karma eğitimi kaldırmak mı? Hayır! Tek sıkıntısı kızlarımızı okutmaktır, sıralarla buluşturmaktır. Lakin bakıyoruz; sol sendikalar, kimi dernekler, CHP’nin sözcüleri çabucak atağa geçiyor” tabirlerini kullandı.

Muhammed Sarı’nın yazısının tamamı şu biçimde;

Kardeşlerim!

Günlerdir bir fırtına koparılıyor. Bakanımız Yusuf Tekin’e saldırıyorlar! Neymiş? “Kız okulu açılabilir” demiş. Evet dedi! Zira kimi aileler, kızlarını karma eğitime göndermekte tereddüt ediyor. Bakanımız da dedi ki: “Kızlarımızı eğitimsiz bırakmayalım, gerekirse kız okulu da açarız!”

Peki emeli ne? Karma eğitimi kaldırmak mı? Hayır! Tek kederi kızlarımızı okutmaktır, sıralarla buluşturmaktır. Lakin bakıyoruz; sol sendikalar, kimi dernekler, CHP’nin sözcüleri çabucak atağa geçiyor. CHP’li Gamze Taşçıer çıkıyor: “Laikliğe karşıyım diyemediği için karma eğitimi maksat alıyor” diyor. Eğitim-Sen daha da ileri gidip “Talibanvari zihniyet” diyecek kadar pervasızlaşıyor. Veli-Der çıkıyor, “Bu tabiata aykırı” diye bildiri yayınlıyor.

Kardeşlerim! Artık size soruyorum: Bir anne-baba kızını okula göndermiyorsa, devletin misyonu ne? O kızı kapalı odalarda bırakmak mı? Hayır! Onu okula kazandırmak, eğitimle buluşturmaktır. Bakanımız Yusuf Tekin’in yaptığı budur! Çocuklarımızı okutmak için yol aramak, tahlil üretmektir.

Hadi gelin dünyaya bakalım! Musevilerde eğitim nasıl? Ultra-Ortodoks Musevilerde kızlar başka okullarda okur, erkekler farklı. Dini Siyonistlerde hem başka hem karma okullar var. Çağdaş Musevilerde karma sistem tartıda. Yani ne var? Çeşitlilik var. Gereksinime nazaran çözüm var. Kimse “kız okulu açılıyor” diye gericilik yaygarası koparmıyor. “Önemli olan kızların okumasıdır” diyorlar.

Kardeşlerim! Bugün bize “kız okulu açmak gericiliktir” diye saldıranlar, dünyaya bakmayı akıl etmiyorlar. Güney Afrika’da Oprah Winfrey kendi ismini taşıyan kız lisesini açtı, binlerce kız oradan mezun oldu. Hindistan’da Maharani Gayatri Devi Girls’ School 1943’ten beri yalnızca kızlara eğitim veriyor. İngiltere’de Roedean School, Amerika’da Miss Porter’s School, Kenya’da Butere Girls High School üzere kaç okul yüzyılı aşkın müddettir kız çocuklarını geleceğe hazırlıyor. Hatta dünyada 20’den fazla ülkede sırf kızlara özel okulların bir ortaya geldiği memleketler arası birlikler var. Demek ki mesele “karma olsun mu, olmasın mı” değil; sorun kızlarımızın bilgisiz kalmaması, ilimle, irfanla donanmasıdır.

Bakanımız Yusuf Tekin’e yapılan bu akınlar karşısında, abi–kardeş bağımız 35 yıl öncesine dayanan değerli bir büyüğümle bu sıkıntıyı istişare ettik. Bana tam 50 yıl öncesinden bir anısını anlattı. Dedi ki: “Yurt dışında üniversite tahsili görürken, bir öğrenci arkadaşımıza çok değerli bir büyüğümüzün kızını ağabeylerimiz uygun görüp yakıştırmışlardı. Lakin arkadaşımız kızı hiç tanımıyordu. Görmek için biz de kızın okuduğu liseye gittik. Almanya’da bir kız yatılı okuluydu. İdare bize, ‘Dayısı mısınız, amcası mısınız?’ diye sordu. Hayır deyince, ‘O hâlde görüşemezsiniz’ dediler. O denli ki Almanya’da o okullara bırakın yabancı bir erkeği, erkek sivrisinek bile giremezdi!”

Bu hatıra bize çok şey anlatıyor: Avrupa’da kız çocuklarına başka okullar açılması olağan görülürken, Türkiye’de kızlarımızı okutmak için tıpkı yolu öneren Bakanımız Yusuf Tekin’e karşı çıkmak hangi aklın eseri olabilir?

Kardeşlerim! Unutmayın, ailelerin karma eğitime dair tereddütleri vardır: Kimi mahremiyetten kaygı eder, kimi ahlaki telaş taşır, kimi dini hassasiyetini öne çıkarır, kimi de kızının muvaffakiyetinin etkilenmesinden korkar. Fakat hiçbir anne-baba çocuğunun bilgisiz kalmasını istemez! İşte Bakanımız Yusuf Tekin’in farkı burada: “Madem tereddüt var, o hâlde tahlil de var! Kızımızı okutmak için gerekirse başka okul açarız, lakin asla bilgisiz bırakmayız!” diyor.

Kardeşlerim! Avrupa’da kız okullarına kimse itiraz etmiyor, Yahudi toplumunda çeşitlilik olağan görülüyor, Almanya’da kız yatılı okullarına “erkek sivrisinek” bile sokulmuyor… Lakin sıra Türkiye’ye gelince birileri kıyameti koparıyor!

Bugün sıkıntı ideoloji değil! Problem çocuklarımızın geleceği! Kızlarımızı okutmak, onları yarınlara hazırlamak, bu milletin namus borcudur. Bakanımız Yusuf Tekin de bunun için gayret ediyor. Bizim görevimiz; bu uğraşta yanında olmak, onun açtığı yolda kızlarımızın elinden tutmaktır.

Unutmayalım kardeşlerim! Kızlarımızın eğitimi ideolojiye kurban edilemez!